Dünyanın Beklediği Haber: Uğur Şahin kanser aşısı için tarih verdi

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2019’un son günlerinde Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs kısa müddette global bir pandemiye dönüşerek milyonlarca hayata mal olmuştu. Dünya korona aşılarının yardımı ile pandemiyi geride bırakırken Almanya’dan sevindiren bir haber geldi.

Korona aşısı da üreten BionTech’in kurucusu Uğur Şahin, şirketinin kanser çalışmaları hakkında konuştu.

KANSER AŞISI İÇİN TARİH VERDİ

Hürriyet.com.tr’de yer alan habere nazaran Alman basınına açıklamalarda bulunan Şahin, kanser aşısı için tarih verdi.

Şahin, Bild am Sonntag’a verdiği röportajda kanser tedavisinin durumuna ait bilgiler verdi.

Şahin, ‘2025 ile 2029 yılları ortasında çeşitli başka terapötik yaklaşımlar için çalışma bilgilerine sahip olmayı planlıyoruz’ dedi.

Şahin kansere karşı birinci şahsa özel mRNA bazlı aşılarının 2030’dan evvel onaylanabileceğini umuyor.

Şahin “Hastadan kan ve tümör örneği alıyoruz ve dört hafta sonra bireye özel aşıyı yapıyoruz. Ve ülkü olarak yılda yalnızca 100 değil, on binlerce hasta için” sözlerini kullandı.

Ekim ayında şirket, mRNA bazlı kanser aşısı ve CAR T hücresi terapisinin kombinasyonuna ait birinci klinik çalışmanın sonuçlarını açıkladı.

Neredeyse tüm hastalarda tümörlerin büyümesi durdu ve neredeyse üçte ikisinde küçüldü.

Şahin, “Bu yaklaşım, bağışıklık sistemini özel savaşçılardan oluşan bir orduyla tümörü özel olarak bulup yok etmeye zorlama potansiyeline sahip” dedi.

“Tümör daha küçükse immünoterapiyle başlayıp kalan kanser hücrelerini tedavi edebilirsiniz. Geleceğin stratejisi bu farklı yaklaşımların kombinasyon terapisi” diyen Şahin kelamlarına şöyle devam etti;
“Önümüzdeki birkaç yıl içinde, birçok kanser endikasyonunda klasik kemoterapi yerine gayeye yönelik kemoterapi olarak giderek daha fazla ADCS’nin kullanılacağından eminim.”

Şahin birebir vakitte tedavilerin ve ilaçların onaylanmasındaki uzun süreçleri de eleştirdi

Şahin Alman basınına verdiği mülakatta “İlaçların hastalara muhtaçlık duydukları biçimde çok daha süratli ulaşması gerekiyor. Çeşitli noktalarda çok uzun bekleme sürelerimiz ve karmaşık süreçlerimiz var. Bu nedenle, geliştirmenin başlangıcından klinik testlerin çeşitli etaplarına ve son onaya kadar süreç optimizasyonu gerekiyor” sözlerine yer verdi.